TANIK SAYISININ SINIRLANDIRILMASI HUKUKİ DİNLENİLME HAKKININ İHLALİDİR

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi vermiş olduğu 09.02.2017 T. 2016/2073 E. ve 2017/1288 K. sayılı kararında, mahkemece tanık sayısına sınırlama getirilmesinin hukuki dinlenme hakkının ihlali olduğuna hükmetmiştir. Kararda özetle; delil listesinde gösterilen tanıklardan açıkça vazgeçilmemiş olması halinde bildirilen tanıkların dinlenmesinin gerektiği vurgulanmıştır.

T.C YARGITAY

9.Hukuk Dairesi

Esas: 2016 / 2073

Karar: 2017 / 1288

Karar Tarihi: 09.02.2017

“….Somut uyuşmazlıkta davalı işveren davacının doğruluk ve bağlılık yükümlüğüne aykırı hareket ettiğini belirterek bu konuda bir kısım tutanaklar, kamera kaydı ve bir elektronik posta yazışması sunup iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunmaktadır. Davalı işveren haklı feshe dayandığından 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca feshin yazılı yapılması gerekmediği gibi işçinin fesih öncesi savunmasının da alınmasına gerek yoktur. Bu bakımdan mahkemece davacının iş sözleşmesinin feshinin yazılı yapılmadığı, fesih öncesi savunması alınmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.

Ayrıca davalı feshin haklı veya geçerli olduğunu ispat yolunda dört tanık bildirmiştir. Ancak mahkemece 02.07.2015 tarihli celsede davalı tarafa tanık listesinden seçeceği iki tanığa davetiye çıkarılması yönünde ara kararı alınmıştır. Davalı delil listesinde gösterdiği tanıklardan açıkça vazgeçmediği halde ara kararla tanık sayısının sınırlanması ve ayrıca iki davalı tanığına dinlenmeleri için tebligat yapıldığı halde bunlarında dinlenmemesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinde yer alan hukuki dinlenilme hakkının ihlalidir.

Mahkemece yapılması gereken davalının gösterdiği tanıkların dinlenmesi için usulü işlemler yapılıp beyanları alınmalı ve dosyada yer alan tüm belgeler değerlendirilerek feshin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığı yönünde bir karar verilmelidir. Yazılı şekilde karar verilmesi bozma nedenidir…“

Yargıtay’ın tanık sayısına sınırlama getirilmesinin hukuki dinlenme hakkının ihlali olduğuna ilişkin kararı yerinde ve isabetlidir. Ancak bu karar taraflarca bildirilen bütün tanıkların dinleneceği şeklinde yorumlanmamalıdır. Zira HMK’nun 241. maddesi uyarınca, mahkeme, gösterilen tanıklardan bir kısmının tanıklığı ile ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edindiği takdirde, geri kalanların dinlenilmemesine karar verebilir.